Nakitsiz Toplumun Yükselişi: Finansın Geleceği İçin Ne Anlama Geliyor?

Nakitsiz Toplumun Yükselişi: Finansın Geleceği İçin Ne Anlama Geliyor?
20 Şub 2025

Nakitsiz Toplumun Yükselişi ve Finansal Ekosistemdeki Dönüşüm 

GTech Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Öztürk, Para dergisinde nakitsiz toplumun yükselişi ve finansal ekosistemdeki dönüşüm üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Nakitsiz toplum hedefi çokça dile getiriliyor. Nakitsiz toplumun en temel faydaları ve riski tarafları neler olabilir? Nakitsizlik devletlerin mi şirketlerin mi aslında kimin işine daha çok yarar?

Nakitsiz toplum vizyonu, dijital dönüşümün hızlandığı günümüzde giderek daha fazla önem kazanıyor. Nakit kullanımını azaltmak, devletler ve şirketler açısından birbirinden farklı ancak birbirini tamamlayan avantajlar sunuyor. Devletler, nakitsiz ödemelerin getirdiği şeffaflık sayesinde kayıt dışı ekonomiyi daraltarak vergi gelirlerini daha sağlıklı biçimde takip edebiliyor.

Operasyonel maliyetlerin (para basımı, dağıtımı ve takibi gibi) azalması da kamusal kaynak kullanımında önemli bir tasarruf sağlıyor. Şirketler ise nakitsiz ödeme yöntemleri, işlem maliyetlerini düşürüp veri analitiği imkânlarını artırarak müşterilere çok daha kişiselleştirilmiş ve hızlı hizmet sunulmasını mümkün kılıyor. Elbette bu dönüşümün siber güvenlik, veri gizliliği ve dijital erişilebilirlik gibi riskli boyutları var. Fakat güçlü regülasyonlar, kapsayıcı eğitim politikaları ve ileri güvenlik teknolojileriyle desteklendiğinde nakitsiz toplumun sunduğu faydalar, risklerin çok ötesine geçebiliyor.

Konvansiyonel bir banka yerine neden fintech müşterisi olalım ya da fintech platformlarını kullanalım?

Geleneksel bankalar, uzun zamandır istikrarın ve güvenin sembolü. Ancak teknolojik gelişmeler ve kullanıcı beklentilerindeki hızlı dönüşüm, esneklik ve hız konularında yeni yaklaşımları zorunlu hale getiriyor. Bu dönüşümle birlikte, geleneksel bankacılığın katı yapısı yerini hızla fintech yaklaşımlarına bırakıyor.

Fintech şirketleri, karmaşık kurumsal katmanlardan bağımsız yapıları sayesinde, inovasyonu çok daha hızlı bir şekilde hayata geçirebiliyor. Müşteriler ise finansal hizmetlere internet veya mobil cihazları üzerinden 7/24 erişmek, düşük masraf ve komisyonlarla işlem yapmak, hatta birkaç dakika içinde kredi başvurusu yapıp sonucunu görmek istiyor.

Fintech platformları, yenilikçi teknolojileri hızla benimseyerek yapay zekâ, makine öğrenmesi ve API yönetimi gibi çözümlerle kullanıcı deneyimini her geçen gün daha da kişiselleştiriyor. Bu sayede daha düşük maliyet, daha hızlı ürün geliştirme süreci ve çok daha güçlü müşteri memnuniyeti sağlıyor. Kısa süre önce ülkemizin önde gelen bir e-ticaret platformuyla yürüttüğümüz projede kapsamında, yalnızca birkaç aylık hazırlık sonrasında devreye aldığımız “Şimdi Al, Sonra Öde” modeli, kullanıcıların anında limit öğrenebilmesini sağlarken işlem hacmini ve müşteri memnuniyetini de belirgin biçimde artırdı.

Fintech dünyasının temel gücü, bu tür müşteri odaklı ve kişiselleştirilmiş deneyimleri hızla hayata geçirebilme kabiliyetinden geliyor. Üstelik regülasyonlara uyum ve veri güvenliği standartları da artık sağlam bir temele oturmuş durumda. Bu da fintech müşterisi olmayı her geçen gün daha cazip kılıyor.

Sizin sunduğunuz avantajlar nelerdir?

GTech olarak, 24 yılı aşkın deneyimimizle modern bankacılık deneyimini mümkün kılan teknolojiler geliştiriyor; dünyanın farklı coğrafyalarındaki müşterilerimize rekabetçi ve inovatif çözümler sunarak geleceklerini sağlam temellere oturtmalarını sağlıyoruz. Bankacılık sektörüne özel geliştirdiğimiz Symphony Ürün ailemiz, ana bankacılıktan tüketici finansmana, dijital bankacılıktan açık bankacılığa ve yasal raporlamaya kadar uzanan geniş bir çözüm yelpazesi sunuyor. Bu ürün ailesinde yer alan her teknoloji, bankaların hızla değişen ihtiyaçlarına uyum sağlayacak esneklik ve inovasyonu barındırırken, yerel regülasyonlara da tam uyum sağlıyor.

Ana bankacılık sistemimiz Symphony Banking, servis tabanlı mimarisi ve parametrik yapısıyla bankaların ürün geliştirme ve entegrasyon süreçlerini hızlandırıyor. Çoklu dil desteği ve bulut altyapısı uyumluluğuyla farklı coğrafyalardaki kurumlara rekabetçi bir gelecek vadediyor. Örneğin, bu çözümün sağladığı avantajları, bir müşterimizle gerçekleştirdiğimiz projede sadece altı ay gibi kısa bir sürede tüm ana bankacılık sistemini devreye alarak somut bir şekilde deneyimledik.

GTech olarak tek bir teknolojiden ziyade bütüncül bir ekosistem inşa etmeye odaklanıyoruz. Tüketici finansmanını yöneten Symphony Lending’den, dijital bankacılık ve açık bankacılık süreçlerini destekleyen Symphony Labs’e, yasal raporlama ve veri analitiği çözümlerimize (Magic Reports, Symphony Analytics) kadar uzanan tüm ürünlerimiz, finansal kuruluşların uçtan uca ihtiyaçlarını karşılayacak biçimde tasarlandı. Geçtiğimiz yıl özel sektör girişim bankacılığının öncülerinden bir müşterimizin çağrı merkezi, IVR ve mobil bankacılık entegrasyonlarını tek noktadan yönettiği projede bu yaklaşımın verimliliğini deneyimledik. “Nakitsiz Toplum” hedefine hizmet eden hızlı, şeffaf ve güvenilir çözümler geliştirerek müşterilerimizin kalıcı başarılarına katkı sunmaya devam ediyoruz.

– Bu yazı ilk olarak Para Dergisi 16 -22 Şubat 2025 sayısında yayımlanmıştır.